Full text loading...
-
Rezervuar Kayacı Islatımlılığının İnce Tabaka Kılcal Yükselim Yöntemi ile Tayin Edilmesi
- Publisher: European Association of Geoscientists & Engineers
- Source: Conference Proceedings, 19th International Petroleum and Natural Gas Congress and Exhibition of Turkey, May 2013, cp-380-00118
Abstract
Bu çalışmada, minerolojik olarak heterojen kompozisyona sahip gözenekli madde ile temas halinde olan iki karışmayan akışkanın katı yüzeyi ile oluşturacakları temas (kontak) açısının saptanabilirliği araştırılmıştır. Temas açıları saf mineral yüzeylerinde ölçüldüğü için, farklı içeriklere sahip kayaçların ıslatımlılığını ne kadar doğru temsil edeceği şüphe içermektedir. Rezervuar kayaç yüzeyinin, pürüzlülüğü, heterojenliği ve emilimi nedeni ile kontak açısı direk olarak ölçülemez. Kontak açısı direk olarak ölçülemediğinden, kayaçların ıstamlılığını karakterize edebilmek için kayacı oluşturan partikül yatağındaki kılcal yükselme ölçülebilir. Bu çalışmanın amacı, kayaçların ıslatımlılıklarının İnce Tabaka Kılcal Yükselme yöntemi kullanılarak tayin edilmesidir. Bu araştırmada, kontak açılarının dinamik hesaplanmasında kullanılan Washburn denklemi ve bu denklemin İnce Tabaka Kılcal Yükselme (Thin Layer Wicking) yöntemine olan uygulaması açıklanmıştır. Bu deneysel çalışmada, öğütülerek toz haline getirilmiş numune “powder” olarak çeşitli kumtaşı ve kireçtaşı kayaç örnekleri ile bu kayaçları oluşturan temel saf mineraller (kuvars ve kalsit) kullanılmıştır. Yükselme sıvısı olarak da saf su, ağırlıkça %2’lik NaCl çözeltisi, gazyağı ve mineral oil kullanılmış ve bunların numunenin katı yüzeyinde oluşturdukları temas açıları saptanmıştır. Buna göre, toz halindeki kuvarz mineralinin toz halindeki kalsit mineralinden daha fazla su ıslatımlı olduğu ispatlanmıştır. Ayrıca, Berea ve Bentheim kumtaşlarının temas açısı değerleri kuvarz mineralinin; karbonatlı kayaçların temas açısı değerleri kalsit mineralinin temas açılarına yakın bulunmuştur. Bu çalışma, petrol ve doğal gaz mühendisliği alanında İnce Tabaka Kılcal Yükselme yöntemi ile yapılan ilk çalışmadır ve ileride bu konuda yapılacak araştırmalara öncülük edebilir.